Müşteri odaklı pazarlamadan çalışan verimliliğine oyun teknikleri çözüm oluşturuyor.

Avustralya Domino’s Pizza, yeni pizza çeşitlerini tam da müşterilerinin dilediği gibi tasarlamak için 2014 yılında bir kampanya başlatır. Pizza Mogul adında bir uygulama yaratır ve müşterilerine ‘kendi pizzanızı kendiniz yaratın ve sosyal medyayı kullanarak platform üzerinden pazarlayın’ çağrısı yapar. Tüm yaratılan yeni pizzalar Pizza Mogul’un online menüsünde görünür, kullanıcılar arama yapabilir ve de en sevdikleri pizzayi sipariş edebilirler. En beğenilen pizzayı tasarlayan kişilerin isimleri, pizza çeşitleri ve de o pizzayı kimlerin ne sıklıkta sipariş ettiği bilgileriyle uygulama içindeki Leaderboard’da gerçek zamanlı olarak görünür. Pizza Mogul lansmanından birkaç ay sonra, 30 bin kişi 100 bin üzerinde yeni pizza çeşidini gene kendilerinin hazırladıkları 5 bin pazarlama videosuyla tanıtmış olur.

Pizza Mogul basit online oyun (gamification) mantığı ile kurulmuştur. Domino’s müşterilerin başarılı tasarımlarına satıştan doğrudan pay verilir. Pizza tasarımları sipariş edilen müşteriler pizza başına 25 cent ile 3 dolar arası komisyonlar alırlar. Örneğin, Pizza Master adındaki oyuncu 15 bin üzerinde pizza satar ve de 30 bin dolar komisyon kazanarak Top Mogul seçilmiştir. Pizza Mogul kimi müşteri için yan kazanç kaynağı olurken kimisi için kendine güvenini arttırma, başarı kazanma veya sosyal medyada kendi markasını oluşturma gibi prestij kaynağı oldu. 

Domino’s Pizza Mogul kampanyasında momentumu ve müşterilerinin heyecanını korumayı yarattıkları sosyal platform Social Hub ile çok iyi yönetir. Haftalık para ödülleri, her günün ve haftanın ilk 10 pizza tasarımları Pizza Mogul katılımcılarının ilgisini yüksek tutmuş ve de tatlı rekabeti arttırmıştır. Müşterilerin yanı sıra, birçok Domino’s çalışanı da pizza tasarımcıları arasında yer almıştır.

Pizza Mogul Domino’s için, inovasyon ve ürün geliştirmeden ziyade, az maliyetli bir pazarlama kanalı olmuştur. Müşterilerin de pazarlamanın parçası olduğu, pizza severlerin aktif olarak bir araya geldiği ve etkileştiği, yarıştığı, konuştuğu bir platform. Ürün geliştirme tarafında da kazanımlar mevcut; çok satan pizzalardan görüldüğü gibi, varolan menu dışında müşterilerin ilgi duyduğu ve satın aldığı başarılı ürün tasarımlarının ortaya çıkması, Domino’s gibi oturmuş bir marka ve oldukça satüre bir pazar için bile karşılanmamış talebin olabildiğini göstermekte. Pizza Mogul ile, Domino’s daha yüksek fiyatlara müşterilerin yarattığı ürünleri piyasaya koyuyor. Markayı müşterisiyle yakınlaştırıyor, diğer pizza markalarından ayrıştırıyor. Yetenekli müşterilerden bazılarını kendi bünyesine katabiliyor.

Domino’s kampanyasının temeli “gamification”. Online oyunların esası, oyun mekanikleri kullanarak oyunla ilintili olmayan iş senaryolarında katılımı ve bağlılığı yükseltmek ve hedef kitleyi belli sonuçlara ulaşmaya itmeye dayanır. Burada sözünü ettiğimiz oyun mekanikleri, puanlama, challenge’lar, leaderboard, kurallar ve diğer özendirici teşvikleri kapsıyor. Hem  yapılması gereken işler eğlenceli hale gelirken, rekabet ortamı yaratılıyor ve oyuncular arası etkileşim sağlanıyor. Amaç, oyuncuları belli aksiyon etrafında toplamak ve sonuca ulaştırmak.

Dış müşteriden iç müşterilere oyun çözümleri

Müşterileri bir cemiyetin parçası haline getirdiği gibi, oyun teknikleri benzer şekilde çalışanları motive etmek, eğitim vermek, geribildirim alıp vermek, takımların beraber çalışmasını sağlamak ve de işe bağlılıklarını arttırmak amacıyla efektif olarak kullanılabilir. 

Özellikle çalışma ortamının fiziksel ofis düzeninden uzak çalışmaya döndüğü bir çalışma düzeninde etkileşimi maksimuma çıkaran platformlar büyük önem kazandılar. Örneğin, yeni çalışanların oryantasyonunda ve şirket içi eğitimlerde bireysel ve kolektif eğitimin oyunlaştırılmış bir şekilde verilmesi eğitimin katılımını ve kabulünü olumlu yönde etkilemekte. Puanlama yapılan quizler, çarkıfelek tarzı grupça oynanan bulmaca soruları çalışanların öğrenmelerini sayısal olarak anlamlandıran ve iyi oldukları alanları ve de geliştirmeleri gereken alanları kolayca ortaya koyan yöntemler arasında. Puanlamaların Leaderboard üzerinde görülmesi çalışanlar arasında tatlı bir yarış olmasını sağlıyor. Gene bu puanlama sistemi sayesinde, hem anlık ödüllendirmeler hem de haftalık veya aylık başarı ödülleri çalışanların oluyor. 

Bu gibi oyun bazlı sistemler satış takımı gibi kotalarla ve merkezi yönetimden uzak çalışan takımlar için motivasyon kaynağı haline geliyor. Hem takımın kendi içinde iletişimini arttırırken, hem de takımlar arası yarışa ivme kazandırıyor. Başarılı kişilerin ödüllendirilmesi ve bu başarının duyurulmasında sosyal medyanın da büyük rolü var. Linkedin’den başarının tüm profesyonel network ile paylaşılması ve kişinin alkışlanması özgüven ve profesyonel takdir açısından önemli.

Oyun tekniklerinin içinde bir diğer önemli kriter hedefleri realize etmek ve gelişim üzerine. Kullanıcı tarafında son derece basit görünen ancak gelişimi ufak adımlarla gösteren sistem çalışanı çok zorlamadan ileri götürüyor. Oyun içinde badge, sertifika veya başarı olarak gelişim noktaları tüm şirket çalışanları tarafından görünebiliyor. Bu küçük başarıların yanı sıra, daha geniş kapsamlı çalışanların performansını bütünsel olarak inceleyen oyun bazlı yönetim sistemleri tercih edilebiliyor.

William Shakespeare’nin ‘Hayat bir sahnedir ve tüm kadın ve erkekler birer oyuncu” sözünden yola çıkıp, modern oyun tekniklerini kurumsal hayata adapte ederek hem yönetim hem de çalışan olarak verim alabiliriz.