Oh la la! Fransızlar Yapay Zeka’dan Umutlu
Hep yapay zekayı Amerikan veya Asya menşeili basından takip edince, kaçınılmaz bir şekilde endişeye kapılıyoruz ve de diğer toplumların tepki ve kabul oranlarını bilemiyoruz. Fransızların popüler dergisi L’Express’te Silikon Vadisi’nin mesaj platformu Slack kurucu CEO’su Cal Henderson’un röportajına yer verilmiş ve Fransızların yapay zekaya olumlu yaklaşımları ele alınmış.
Henderson’ın yakın zamanda gerçekleştirdiği Fransa odaklı bir çalışmada, Fransızların yapay zekayla ilgili görüşlerinin Amerikalılara göre daha olumlu olduğu ortaya çıkmış. Fransız yöneticilerin %73’ü işlerinde zaman kazanmak için yapay zekanın en etkili teknoloji olduğunu ve yöneticilerin %63’ü yapay zeka teknolojileri sayesinde daha üretken oldukları görüşünü bildirmiş. Yani, mevcut yapay zeka uygulamalarıyla dahi, işlerinde olumlu sonuçlar aldıklarını söylemiş Fransızlar. Bugüne dek, Amerikan menşeili teknolojileri ve kendi ‘a la française’ geleneksel iş yapış biçimlerinden farklı inovasyonları hızla kabul etmeleri Henderson için büyük sürpriz olmuş!
Oysa Fransa’nın ulusal stratejisi yapay zeka alanında lider konumunda olmak ve bu yeni endüstri devriminin ön safhalarında yer almak. Haziran ayında VivaTech fuarında, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron yapay zeka alanında finansman, eğitim ve araştırmada hızlanmak için teşvikler oluşturacağını duyurmuştu. Yapay zeka sektörüne yatırımın bir diğer önemli sosyoekonomik boyutu da Fransa’nın parlak beyinlerini ülkede tutmak. 2015 yılında yayınlanan bir çalışmada, yaratıcı, son derece iyi eğitimli, matematiği çok iyi olan 25 bin Fransız’ın yeni teknolojilerde çalışmak üzere Amerika’ya göç ettikleri ortaya çıkmıştı. Özetle, Macron Fransız topraklarında yenilikçi çözümler geliştirme amacında ve bu teknolojileri geliştirmek, algoritmaları yönetmek ve daha fazla Fransızca dilini kullanmak için diğer kıtalara bağımlı olmamak istiyor. Yapay zeka teknolojilerini gene kendi topraklarında geliştirmek ve de uluslararası seviyede rekabet güçlerini bu yeniliği kullanma kabiliyetlerine bağlı olarak korumak ve arttırmak istiyorlar.
Fransız Yapay Zekacılar
Yapay zeka alanında öncü pozisyonunda birçok Fransız bilim adamı, teknik adam ve akademisyen mevcut. Derin öğrenme alanında uzman Yann LeCun bir Fransız bir araştırmacı. Eski Twitter yeni X’teki titri New York University profesörü, Meta’da Chief AI Biliminsanı.
IT sektöründe LeCun Convolutional Neural Networks (CNN)’ü yaratan adam olarak anılmakta. 1980’lerin başında bilgisayarların görselleri tanımalarını sağlayan nöral network’ler için gerekli mimariyi oluşturmuş. 1994’te AT&T Bell Labs’te çalışırken, elyazısı karakterleri tanıyan teknolojiyi geliştirmiş. 2018 yılında Kanada’da yaşayan bir diğer yapay zeka uzmanı Fransız Yoshua Bengio ile Turing ödülüne layık görülmüş. LeCun ve Bengio, Geoffrey Hinton ile derin öğrenmenin geliştirilmesinden sorumlu üç bilim adamı olarak sayılmakta.
İPhone’ların ilk yapay zeka ürünü sanal asistanı Siri’nin yaratıcısı Luc Julia, Fransız asıllı bir yapay zeka mühendisi ve girişimcisi. 1966 Toulouse doğumlu, Sorbonne eğitimli Luc Julia, ses tanıma alanında dünya lideri Nuance Communications’u kurmuş, ve birçok Silikon Vadisi girişimine ortak olmuş.
Fransız akademisyen araştırmacı Antoine Bordes Facebook’un Yapay Zeka Araştırma laboratuvarının başında. Doğal Dil İşleme ve derin öğrenme alanında yapay zeka sektörüne önemli katkıları bulunmakta.
Francois Chollet, 2015 yılında lanse edilen Keras adlı popüler bir yapay zeka kütüphanesinin yaratıcısı. Bir Fransız bilim insanı ve yazılım geliştiricisi olan Chollet bugün Google’da bilgisayar görüşüne odaklı çalışmakta.
Sorbonne profesörü Laurence Devillers ise, Doğal Dil İşleme alanında uzmanlaşan Fransız yapay zeka araştırmacısı ve yazarıdır.
Bir kısmı Kuzey Amerika’da bir kısmı halen Fransa’da olan bu değerli bilim insanlarının yapay zekanın gelişimine katkıları tartışılmaz. Fransa’nın yakın gelecekteki amacı tüm bu değerli insanların geliştirebileceği teknolojilere imkan veren girişimler, merkezler, okullar yaratacak bir ekosisteme sahip olmak ve gelecek nesilleri de bu alanlarda yetiştirmek.
L’Express’te yayınlanan Henderson röportajı jeneratif yapay zekanın en ilginç yapabilirlikleri arasında üç alanı işaret etmekte: sentezlemek, kompozisyon yazmak ve araştırmak. Henderson sentezden şunu kastediyor: yapay zekanın uzun bir metni veya birden fazla insanın paylaştığı bilgiyi 20, 10 veya 2 satırlık bir özete çevirme yetisi. İnsan yetisi sentezleme alanında çok iyi ancak araştırmak, okumak, anlamak, analiz edip, özet bilge geçmek için çok değerli zamanın ayırılması gerekli. Yapay zeka bunu saniyeler hızında gerçekleştirebilmekte. Kompozisyon yazmak bu bağlamda bir basit cümle ile talimat verip samimi veya resmi bir üslup belirleyerek mektup, dilekçe veya email yazmak. Şöyle komik durumlar ortaya çıkabilecek. Örneğin, siz bir cümle ile kafanızdakini özetleyip karşı tarafa bir email yazdırıp göndereceksiniz. Karşı taraf sizin yapay zeka tarafından yazılmış emailinizi gene yapay zekaya özetini çıkaracak… ve belki de önemli birkaç bilgi yapay zeka aracılarının müdahaleleriyle kaybolacak… gene gönderenin de emaili alanın da revize etmeden hiçbirşeyi onaylanmaması gerekliliğini atlamamalı.
Mesaj şu; yapay zeka ikincil, insan zekası bir numara. Yapay zekadan yardım alabiliriz ancak kontrolü elden bırakamayız. Yapay zeka kulvarında yarına yatırım yapmak için Fransızların izinden gidip bu teknolojiye yatırım yapmak hiç fena bir fikir gibi görünmüyor.