15 49.0138 8.38624 1 0 4000 1 https://hrpozitif.net 300 true 0

HR+

gettyimages 463765467 1

Guy Kawasaki’den CEO Yalanları

0 Comments

gettyimages 463765467 1CEO’ları şirketleriyle özdeşleşmiş başarılı liderler olarak hayal ederiz. Çoğu da konumunun gereklerini yerine getiren, özverili çalışan, zor kararlara imzasını atan, işleri söz konusu olduğunda kişisel yaşamını ikinci plana atan, kendilerini işine adamış profesyonellerdir. Bazen her insan gibi, yalan söylerler. Bu yalanlar bazen zararsız beyaz yalanlar olurken, bazen de kendilerini çalışanların önünde iyi gösteren, iş yaptırmayı kolaylaştıran, kendilerini takımın parçası hissettirmeye yarayan ancak sorumluluktan kaçmalarına olanak veren doğruluktan uzak sözlerdir.

Startup fazını geçmiş işletmelerde sıkça rastlanan yalanları Guy Kawasaki yazdığı blog yazısında emlak firması Redfin’in CEO’su Glenn Kelman’ın yardımıyla 16 maddeye indirmiş.

1. “Beraber çalışarak hedeflerimizi beraber belirledik.”
Diğer bir deyişle, bu hedefler CEO tarafından belirlenmiş hedeflerdir. Az sayıda yönetici bu hedeflerin yapılabilir olduğunu düşünür ancak pratikte işi yapacak ve hedeflere ulaşacak olan bu yöneticilerdir. ‘Beraber çalışmak’ şu demektir: CEO hedeflere karar verir, çalışanlar hedeflere ulaşır.

2. “Burası startup hissi veren bir ortam.”
Bu sözüyle CEO iyi bir şey mi söylüyor, kötü bir şey mi? Yani, yetişkin kontrolü olmayan, nakit sıkıntısı çekilen, ürün geliştirmenin planlananın gerisinde olduğu, yatırımcıların umudunu kestiği ve çalışanların piyasanın altında maaş aldığı bir iş ortamından mı bahsediyor? Yoksa tam aksine, enerjik takımların birbirlerinden etkilenerek inovatif işler çıkardığı, herkesin işini kendi işi gibi üstlendiği, arı gibi kendi kendine çalışan ve ışıldayan bir yapıya sahip olduğunuzu mu söylüyor CEO’nuz? Acaba tam olarak ne kastediyor? Sorun ve emin olun.

loyalty and rewards canvaCEO’ları şirketleriyle özdeşleşmiş başarılı liderler olarak hayal ederiz. Çoğu da konumunun gereklerini yerine getiren, özverili çalışan, zor kararlara imzasını atan, işleri söz konusu olduğunda kişisel yaşamını ikinci plana atan, kendilerini işine adamış profesyonellerdir. Bazen her insan gibi, yalan söylerler. Bu yalanlar bazen zararsız beyaz yalanlar olurken, bazen de kendilerini çalışanların önünde iyi gösteren, iş yaptırmayı kolaylaştıran, kendilerini takımın parçası hissettirmeye yarayan ancak sorumluluktan kaçmalarına olanak veren doğruluktan uzak sözlerdir.

Startup fazını geçmiş işletmelerde sıkça rastlanan yalanları Guy Kawasaki yazdığı blog yazısında emlak firması Redfin’in CEO’su Glenn Kelman’ın yardımıyla 16 maddeye indirmiş.

1. “Beraber çalışarak hedeflerimizi beraber belirledik.” 
Diğer bir deyişle, bu hedefler CEO tarafından belirlenmiş hedeflerdir. Az sayıda yönetici bu hedeflerin yapılabilir olduğunu düşünür ancak pratikte işi yapacak ve hedeflere ulaşacak olan bu yöneticilerdir. ‘Beraber çalışmak’ şu demektir: CEO hedeflere karar verir, çalışanlar hedeflere ulaşır.

2. “Burası startup hissi veren bir ortam.” 
Bu sözüyle CEO iyi bir şey mi söylüyor, kötü bir şey mi? Yani, yetişkin kontrolü olmayan, nakit sıkıntısı çekilen, ürün geliştirmenin planlananın gerisinde olduğu, yatırımcıların umudunu kestiği ve çalışanların piyasanın altında maaş aldığı bir iş ortamından mı bahsediyor? Yoksa tam aksine, enerjik takımların birbirlerinden etkilenerek inovatif işler çıkardığı, herkesin işini kendi işi gibi üstlendiği, arı gibi kendi kendine çalışan ve ışıldayan bir yapıya sahip olduğunuzu mu söylüyor CEO’nuz? Acaba tam olarak ne kastediyor? Sorun ve emin olun.

3. “Senin pilot projen doğrudan bana bağlı olacak.”
Ne anlam çıkarabiliriz bu sözden? Yönetici ekibinden kimse bu fikre sıcak bakmadı dolayısıyla ben seni koruyorum. Bir sonraki muhteşem fikre kadar projenin devam etmesi CEO’ya bağlı olabilir ama ne zamanki CEO’nun ilgisini çeken yeni bir fikir ortaya atılsın, projeniz halen emekleme dönemindeyse, hiçbir zaman yürüme şansı olmayabilir.

4. “Ben bunu yapmak istedim ancak yönetim kurulu bana izin vermedi.”
Bu söylemle CEO suçu başkalarına atarak sorumluluktan sıyrıldığını düşünür. Oysa, iyi bir CEO hiçbir zaman yönetim kurulunun iznini almaz, yapmak istediğini söyler ve yapar. Eğer işler istediği gibi gitmezse, kuruldan af dileyebilir ancak izin istemez. Dolayısıyla, CEO’nun bu yalanı şöyle yorumlanabilir: 1. CEO elinden gelenin en iyisini yapmadı, 2. Kurul CEO’ya güvenini kaybettiği gibi, getirdiği her projeyi sorguluyor.

5. “Senin bunu halledebileceğine inanıyorum.”
Olumlu bir yorum. Düz bakarsanız, sana güvenim tam, bu işi çözeceğine ve sonuca ulaşacağına eminim, demek oluyor. Bazı durumlarda ise, CEO’nun konuyla ilgili bilgisinin yeterli olmadığını ve kendisini ancak sizin bilgi birikiminiz ve problem çözme yetinizin durumu kurtaracağını düşündürüyor.

6. “Satış projeksiyonları iyi görünüyor.”
Bu satış ekibinin verilerini toplamak ve iyi göstermek için ekstra çaba sarfetmiş olduğunu gösteriyor: CEO satıştan sorumlu başkan yardımcısını, o da bölgesel satış müdürünü, müdür de satış temsilcisini sıkıştırmış, projeksiyonlar üzerine çalışma yapılmış, sayılar iyileştirilmiş. Tüm bu çabaların amacı, CEO’nun kurul yöneticileri önünde kötü duruma düşmemesi.

7. “Yakında kâra geçeceğiz.”
Satış projeksiyonlarının iyi geldiği bir senaryoda, CEO’nun yakında karlılık açıklayacağını duyurması normaldir. Ancak işin finans boyutunun da kontrol edilmesi gerekir. Kârlılık gecikirse, sorumlular ya satış ya finans yöneticileri olacaktır.

8. “Hisse değeri önemli değildir, önemli olan muhteşem bir şirket kurmaktır.”
Bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda CEO inanarak ve içini doldurarak bu sözü dile getirir. Eğer bu azınlıktan birinin yönettiği şirkette çalışıyorsanız, ne mutlu size. Ancak CEO’ların çoğu bu soruya dürüstçe cevap vermesi gerektiğinde, hisse değeri artan bir şirketi muhteşem bir şirkete tercih ederler. Çok az sayıda CEO sadece muhteşem bir şirket kurmaya odaklanıp bunun doğal bir sonucu olarak hisselerin yükseleceğine inanır.

9. “Sizin kadar iyi bir ekiple çalışmamıştım.”
CEO’dan gelen böyle bir yorum kimin hoşuna gitmez ki… Moralinizi yükseltir, çalışma azminizi, motivasyonunuzu arttırır. Ancak söylenme sıklığına dikkat etmek gerekir. Eğer sürekli söylenen bir söylemse, gerçekliğini yitirir, sıradan bir iltifat haline gelir ve takım üzerindeki olumlu etkisini kaybeder.

10. “Yeni fikirlere açığım.”
Büyük ihtimalle CEO’nuz bir yönetim gurusu tarafından yazılan yeni bir kitap okumuş ve aklına parlak fikirler gelmiş ya da danışmanlık aldığı ve günde 10.000 dolar ödediği danışmanının yeni fikirlerini duymak için sabırsızlanıyor. Tüm bu üçüncü şahıslardan aldığı değerli teorileri pratiğe dökmek için can atıyor olabilir. Asıl soru; çalışanlarından gelecek yeni fikirlere ne kadar sıcak baktığı olmalıdır.

11. “Gerçeği duymak istiyorum; çevremde evet efendimcilere yer yok.”
Belki de gerçeği duymak istiyor CEO’nuz. Belki de kendinden o kadar emin ki onun yanlış düşündüğünü söylemek zaten her koşulda saçma. Aslında işin özü birçok CEO hep kendisinin haklı olduğunu duymak ister. Bu haklılığın da sadece evet efendimcilerin değil de, tüm çalışanların fikri olmasını ister.

12. “Zamanı geldiğinde seve seve görevimi başkasına bırakacağım.”
Milyon dolarlık yıllık maaşların kolay kolay bırakılması istenemez! Zaman ne zaman gelir o koltuğu bırakmak için bilinmez… Büyük bir felaket olup da kurul CEO’nun görevine son vermedikçe, o zaman hep ‘pek yakında’ olarak uzun yıllar koltuğunda kalabilir…

13. “Bir önceki şirketimde biz bunu hep böyle yaptık ve hep de işe yaradı.”
Ve bu sebepten artık o şirkette çalışmıyorsunuz. O sebepten sizi işten çıkardılar. Ve gene bu sebepten adınız ve yaptıklarınız iş dünyasında popüler oldu, bu kadar tanınmış, en üst seviyede rol almış bir yöneticinin yeni işlere açık olması şuan çalıştığınız şirketin dikkatini çekti ve sizi işe almaya karar verdi. Yönetim kurulu skandal patlak vermeden bir önceki şirketteki başarınıza bir şans vermek istedi belli ki. Nasıl ürünler ekmek peynir gibi satılıyordu… Gene satılır belki kim bilir…

14. “İyi bir CEO olmam için benim öyle alengirli detaylara hakim olmama gerek yok.”
Kesinlikle. Sizin müşterileriniz o kadar da zeki değiller. Çalışanlarınız, tedarikçileriniz, ortaklarınız da ortalama. CEO’nun yapması gereken sadece temsili olarak boy göstermek, deneyim ve yoğun çalışma saatlerinin etkisiyle ak düşmüş kır saçlarıyla poz verip herkesin saygıyla önünde incilip büküldüğü bir karakteri oynamak, hepsi bu. Hiçbir CEO’nun işin komplike kısmını bilmesi beklenemez… Haşa!

15. “Konuşmamı prova yapmama gerek yok.”
Konuşmamı yapar, makam arabama atlar, kaçarım. Beni dinleyenlerin ne düşündükleri, hissettikleri, sorularının olup olmadığı çok da önemli değildir. Bir sonraki toplantıma yetişmek konuşma biter bitmez kafamdaki tek şeydir. Hep ileriye bakarım. Konuşmamı nasıl bulduklarını sağ koluma ve asistanıma sorarım, onların geri bildirimleri çok önemli tabii ki. Şu ana kadar olumsuz bir şey söylediklerini duymadım…. Neden acaba? Kral çıplak deyip işini kaybetmeye kimin cesareti var?

16. “Biz müşteri odaklı bir şirketiz.”
Hele ki CEO sözlerini ‘bu finansal çeyrekte’ diye bitiriyorsa. Her finansal çeyrekte veriler, ihtiyaçlar ve hedefler doğrultusunda, ne odaklı olduğunuz değişiklik gösterir. Bir sonraki çeyrek inovasyon odaklı, daha sonrakinde six sigma, bir dahakine mor inekler, vs..
Peki, siz çalışanlar ve yöneticiler olarak şirketinizin CEO’sundan ne duymak istersiniz?

Dört basit söz:

1. “Bilmiyorum.”
2. “Teşekkür ederim.”
3. “Doğru olanı yap.”
4. “Hata benim.”

Hiç bir laf dolandırmaya yer vermeyen, dört yalın söz, o kadar!

Steve Jobs caught on camera walking down the campus sidewalk
Previous Post
Hoşgelsin Yürüyen Toplantılar!
Next Post
Olmuş Gibi Davran!

0 Comments

Leave a Reply