VUCA DÜNYASINDA NASIL HAYATTA KALINIR?
İş ortamının yeni normali VUCA : Kaygan, kesinsiz, karmaşık ve belirsiz. Liderlerin yeni iş tanımı VUCA dünyasının gerektirdiği değişime hızla adapte olmak ve değişikliklere uygun stratejiler geliştirmek.
İş dünyasında, finansal pazarlarda, gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerde zaman zaman umut veren ancak çoğu zaman karanlığın hâkim olduğu tablo hepimizi tereddüt eder hatta korkar hale getirdi. Yatırım yapmaktan korkuyoruz, belli sektörlerde veya ekonomilerde iş yapmaktan çekiniyoruz. Yönetici olarak verdiğimiz kararların çoğu temkinli, yarınları kestirmede zorluk çekiyoruz…
İş ortamının yeni normali VUCA : Kaygan, kesinsiz, karmaşık ve belirsiz. Liderlerin yeni iş tanımı VUCA dünyasının gerektirdiği değişime hızla adapte olmak ve değişikliklere uygun stratejiler geliştirmek.
İş dünyasında, finansal pazarlarda, gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerde zaman zaman umut veren ancak çoğu zaman karanlığın hâkim olduğu tablo hepimizi tereddüt eder hatta korkar hale getirdi. Yatırım yapmaktan korkuyoruz, belli sektörlerde veya ekonomilerde iş yapmaktan çekiniyoruz. Yönetici olarak verdiğimiz kararların çoğu temkinli, yarınları kestirmede zorluk çekiyoruz. Adeta pantofobik davranıyoruz? Nedir pantofobi? Herşeyden korkmak. En garip ve ekstrem korku olarak bilinen pantofobi genellikle kişinin geçirdiği büyük bir travma sonrasında her şeyden korkmasına sebep olur. İlle bir olay, obje veya insanın korkuyu tetiklemesi gerekmez.
Bugün kişisel veya profesyonel alanda finansal kararlar verirken bizler de her şeyden korkuyoruz. Yanlış yatırımlar yapmak, bitmek bilmeyen belirsizliklerde yanlış kararlar vermek, şirket stratejisini değiştirmek, değişimi idare etmekte çekimser kalmak vb…
Oysa, değiştiremediğimiz şeyleri kabul etmek zorundayız. İş yaşamında ve finansal piyasalardaki belirsizliği, öngörülemeyen iniş çıkışları, kaotik yatırım ortamı ve şirketiçi belirsizlikleri kabul etmemiz ve bu değişken ortama göre strateji belirlememiz gerekiyor.
Zaman VUCA zamanı
VUCA terimini hiç duydunuz mu? V – volatility; U – uncertainty; C – complexity; A – Ambiguity. Yani, kaygan, kesinsiz, karmaşık, belirsiz. Dünyanın içinde bulunduğu durumu daha iyi ifade eden 4 sıfat var mıdır? İngiliz yatırım fonu firması Redington’un CEO’su Robert J. Gardner’a göre, VUCA zamanımızı özetleyen en yerinde akronim. VUCA terimi aslında Amerikan ordusunun icadı.
Dünya ekonomisinin küreselleşmesi teknolojinin hızıyla birleşince menkul değerler, hisse senedi ve para piyasalarını daha hareketli ve kaygan bir hale getiriyor. 2008 ekonomik krizinden beri piyasalardaki kayganlık kötü ekonomik ve politik kararların alınmasıyla ara vermeden devam etmekte. Buna paralel olarak ekonomilere ve küresel finansa belirsizlik damgasını vuruyor. Yaşadığımız ülkenin ekonomisi, politik sistemi, kuralları, çalıştığımız şirketler ve yatırım yaptığımız piyasalar hep birbirinden etkilenmekte. Bu da belirsizliklerin belli bir ekonomi, sektör veya şirketle sınırlı kalmamasına sebep oluyor. Problemler ve zorluklar, ürün ve hizmetlerin karmaşık olduğu kadar karmaşık. Kısacası, problemlerin çözülmesi uzun bir sürecin, uygulamanın ve birçok katılımcının bütünleşmesiyle mümkün oluyor. Kayganlık, kesinsizlik ve karmaşıklığın egemen olduğu bir ortamda belirsizliğin hüküm sürmesi kadar normal bir şey yok. Gardner’a göre, kafanı kuma gömüp yarınların daha iyi olacağını umarak geçen eski günlerin yerini korku, belirsizlik ve şüphe aldı.
Finansal piyasalar nezdinde düşünüldüğünde, kayganlık stabilitenin ve öngörülebilirliğin eksikliğini vurgulamakta. Piyasalarda belirsizlik hüküm sürmekte, yükseliş ve düşüş trendleri belli aralıklarla yer değiştirse de, finansal araçların performansını öngörmek her zamankinden daha zor. Kompleks bir iş dünyasının içinde faaliyet gösteriyoruz. Dünya coğrafi, politik ve ekonomik anlamda içiçe geçmiş durumda. Bunun finansal etkisini her türlü yatırımda hissetmeniz mümkün. Karmaşık yapı sadece belirsizlik ve öngörülemeyen çevresel faktörlerden ileri gelmiyor. Finansal enstrümanların yapısı da oldukça karmaşık, finansal piyasaları düzenleyen kurallar ve yatırım araçları karmaşık çevresel faktörlerle yarışır şekilde finans uzmanlarının dahi zor içinden çıktığı bir sistem halini aldı.
VUCA dünyasında yönetici olmak
Problem çözümünde kriterler değişiyor
Geçmişte problem çözümünde ve kriz idaresinde en önemli üç kriter: hız, analiz ve belirsizliğin önlenmesiydi. Bugün belirsizliğin engellenmesi diye bir kriter kalmadı. Herhangi bir probleme çözüm geliştirmeye çalıştığınızda, çözüm tasarlamanın ve uygulamanın her aşamasında belirsizlik hâkim. Leaders Make the Future (Liderler Geleceği Yaparlar) kitabının yazarı Bob Johansen bugünün değişen kriterlerini şu sözleriyle dile getiriyor: ‘sabır, sağduyu ve belirsizlikle yaşamayı gerektiren bir çelişkiler dünyasına giriyoruz.’
Bugün liderler tam anlamıyla çözümü olmayan, onların kariyerlerini ve şirketin geleceğini tehdit eden, tarafların zarar görmesi kaçınılmaz karmaşık problemlerle karşı karşıya kalıyorlar. Kendilerine sunulan veya kendilerinin iki veya üçe indirdikleri seçeneklerin etkileri bazılarına zarar veriyor, birbiriyle çelişen belirsiz bilgiyi değerlendirirken liderin önceliği çoğunluğa en az zarar veren çözümü uygulamaya koymak oluyor.
Kaos ortamında karar alma gerektiren bu yeni yönetim sistemi liderlik stillerini yeniden şekillendiriyor. Kumanda ve kontrol, halen birçok durumda geçerliliğini korurken, karmaşa içerisinde önemini yitiriyor. Açık ve inovatif liderlik son dönemde inovasyonu, performans geliştirmeyi ve takım kurmayı en olumlu şekilde etkileyen stil. Tabii birçok geleneksel lider için henüz çok yeni ve alışılması zor kuralları beraberinde getiriyor. Örneğin, liderliği değişimin başını çekmek olarak gören bir lider için kontrol edemediği çevre faktörlerinin değişimine adapte olmak zor geliyor. Bir şeylerin gerçekleşmesinde bilfiil çalışan insanlar olmak yerine jet hızıyla kendileri dışındaki faktörlerle şekillenen değişimi yönetmeye çalışıyorlar. Burada onları en zorlayan bu yeni düzeni kabul etmek. Klasik liderlik tekniklerinin VUCA değişkenliği doğrultusunda geliştirilmesini kabul etmek. Yeni ikilemlerin başarıya net bir yol göstermeden büyümek için yeni fırsatlar oluşturabileceğini kabul etmek. Değişime uyum sağlayan – adaptif liderliği bir liderlik stili olarak kabul etmek.
Adaptif Liderlik Nedir?
Adaptif Liderin en önemli nitelikleri;
– Duygusal Zeka (EQ): Kendi duygularının bilincinde oldukları gibi çevrelerindeki insanların da duygularının farkında olurlar. Duygusal farkındalıkları sayesinde başkalarının duygularını iyi yönetir, kaliteli ve uzun soluklu iş ilişkileri kurarlar.
– Kurumsal Adalet: Büyük liderler gerçeklerden kaçmazlar. İnsanların ne düşündüğü, ne duymak istediği ve duyuruları nasıl duymak isteyeceklerini bilirler, tüm bu bilgileri gerçekler doğrultusunda harmanlama konusunda ustadırlar. Bu yaklaşımları sayesinde insanlara saygı duyduklarını ve değer verdiklerini göstermiş olurlar.
– Karakter: Liderler açık ve net bir üsluba sahiptir. Mükemmel değillerdir, mükemmel olmak gibi de bir iddiaları yoktur. Kendilerini oldukları gibi gösterir, insanların saygısını dürüstlükleriyle kazanırlar.
– Gelişim: Liderin gelişimini tamamladığını, artık öğreneceği hiçbir şey kalmadığını düşündüğü an gerçek potansiyelini asla keşfedemeyeceği anlamına gelir. Her zaman öğrenecek yeni şeyler, koçluk edilecek, yol gösterilecek yeni elemanlar, geliştirilecek yeni projeler vardır. Ne zaman ki lider ‘ben oldum’ der, o zaman kendini tanıyamaz hale gelir.
Bu yazı Dünya Gazetesi'nin Değişim Yelpazesi köşesinde 13.08.2013 tarihinde yayınlanmıştır.